Merhaba sevgili okur. Geri geldim.
Allahın belası bu
finaller bitmiyo bi türlü.
Çarşamba günü (6 Ocak 2010)
vizeleri bitirdim, takip eden ilk
Pazartesi günü (11 Ocak 2010)
finaller başladı. Deliricem.
Temsili final sınavı
Neyse, Cuma günü iki tane final geçirdik, daha doğrusu
biri bize geçirdi. Ondan sonra kendime
üç günlük tatil verdim. Üç günümü de sorumluluk sahibi olmadan, veya özetle yatağıma uzanarak, gece 3'te yatıp akşamüstü 5'te kalkarak, uyanırsam tekrar uyuyarak geçirmeyi planlıyorum.
Dedim ki o arada
bir şeyler çiziktireyim. Üstelik fark ettim ki çoğu yazdığım blog'a bu şekilde başlıyorum. Geç kaldım, bloglara göz gezdiriyordum, derken söyleyeceklerim geldi aklıma. "
Benim de söyleyeceklerim var" dedim ve aklıma şu geldi,
Feysbuk modası.
Tüm kadınlar iç çamaşırlarının rengini yazsınmış.
Nasıl bir
dikkat çekme çabasıdır bu sevgili okur, bilemedim, anlayamadım. Böyle bir gerçek
niye ifşa edilir sevgili okur, üstelik
durduk yere? Artniyetlerle bunu yazan var mı bilmiyorum tabi, elbet vardır. Onlara sözüm yok.
Peki biz
prostat kanserine dikkat çekmek için ne yapalım, ne dersiniz? İç çamaşırı rengi yazsak olmaz,
özentilik olur.
Herkes silahının kalibresini yazsa? (açık saçık konuşmamaca şampiyonşip) O da fazla kaçtı be hacım.
Bilmiyorum ya.
Barney Stinson'un
dünya barışını sağlama metoduna da destek olmak üzere, herkesi iç çamaşırını çıkarmaya davet ediyorum. Veya "
naked man" de yapabiliriz.
Fazla mı kaçtı sevgili okur?
Boşver ben de bilmiyorum zaten ne dedim, ne yazdım. Klavye önümde duruyordu, ben rastgele bastım işte...
Bi de format atmaya çalışıyorum, dile kolay
60GB yedek almam lazım. Üstelik
Windows XP CD'mi de bulmam gerekiyor daha,
finaller +
format kafasıyla benden bu kadar.
Temsili format. En son yazın başında format atmıştım, sanırsam böyle bir şey değildi. Pek değişmemiş olsa gerek.
Haydin hayırlı işler.